‘DÜNYA İÇİN 3 GÜN:
DOĞA VE FARKINDALIK FESTİVALİ’
2022 / MANEJ URLA
DOĞA VE FARKINDALIK FESTİVALİ’
2022 / MANEJ URLA
︎
28 Eylül 2022
Yazan: İrem Çetinor
Geçtiğimiz sene Bozcaada’da gerçekleşen ‘Dünya İçin 2 Gün, Atık ve Farkındalık Festivali’nin ardından, bu sene de Urla’da 3 gün boyunca bir araya geldik.
Yazan: İrem Çetinor
Geçtiğimiz sene Bozcaada’da gerçekleşen ‘Dünya İçin 2 Gün, Atık ve Farkındalık Festivali’nin ardından, bu sene de Urla’da 3 gün boyunca bir araya geldik.
Atık ve farkındalık başlığı ve içeriği ile ilgili içimize sinmeyen durumlar meydana gelince, çözümü bu sene farklı konulara bir arada odaklanmakta bulduk. Festivali tamamladıktan sonra gördük ki, ne gençler soruna odaklanmaktan keyif veya ilham alıyor, ne de Türkiye’de küçük bir oluşum olarak biz, atık sorununa 2 günlük bir yaklaşımla çözüm getirebiliriz. Bu sene sadece atıklara odaklanmak yerine, üç gün boyunca, üç temel konuya eğilelim istedik.
Öncelikle, 1. gün ‘bilinçli yaşam ve sürdürülebilirlik’ konusuna odaklanalım dedik, sonra dedik ki, biz neyi tam olarak sürdürmek istiyoruz? Sürdürmek istediğimiz düzeni ya tamamen onarmak, ya da tümden değiştirmek istiyoruz. Bu sebeple 1. günün konusu, ‘Farket, Onar, Yarat’ oldu.
2. gün yeniden atıklara odaklanalım ve atık farkındalığı üzerine yoğunlaşalım istedik, böylelikle, ‘Atıklar: Geri ve İleri Dönüşüm’ içeriğimiz oluştu. Atık çeşitleri, dönüştürmesi ve yeniden doğaya katması nisbeten en kolay olan gıda atıklarına odaklanalım ve kendi tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirelim istedik.
3. gün ise, tamamen göz ardı ettiğimiz, çoğunlukla pislik gibi algıladığımız toprağa yoğunlaşalım arzu ettik, ve içeriğimizi ‘Toprak ve Farkındalık’ konusunda toparladık.
Gülderman Çiftliği’nin kurucusu Ender Mergan’ın Toprak ve Bitki Sağlığı isimli sunumu sonrasında bir görüntü.
Yaklaşık bir seneye yakın bir programlama sürecinden sonra böylesine pür, böylesine emek dolu bir festivali düzenleyebilmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz!
3 gün boyunca muazzam atölye, etkinlik ve sunumlarla bir aradaydık, biraz sizlere bu iç günün programından bahsetmek istiyorum.
1. gün, ‘Farket, Onar, Yarat’ başlığı altında, Asiye Hüseyin Bilim İlk ve Ortaokulu ve Kuşçular Ova İlköğretim Okulu’ndan gelen 110’a yakın misafir öğrencimiz ile öncelikle neden dünya için burada ve bir arada olduğumuzdan bahsettik.
Gençler Gamze Akyüz ve Algan Han ile Bedensel Farkındalık ve Ses Şifası serüvenine katıldıktan sonra Melis Çörtlen ile Linol Baskı Atölyesini deneyimlediler. Bihter Çelik’in kurucusu olduğu -TRAK Design ile ‘İleri Dönüşüm Girişim Oyunu’ oynayan gençler ardından İstem Sever’in parçası olduğu AtölyeMer ile ‘Karbon Ayakizi Farkındalık’ atölyesine katıldılar. Ardından Geri Dönüştürülmüş Kağıt atölyesini deneyimleyen gençler son olarak Atölye Dumu’nun Zeus ve Bilge Zeytin Ağacı’nın Hikayesi isimli interaktif tiyatrosunun parçası oldular.
Bu muhteşem günde, gençler hem hayvanlar için kurulu bir eğitim merkezini gezme fırsatı yakaladılar, hem de yeni öğrendikleri bilgileri deneyimleyerek ve oyun oynayarak pekiştirme fırsatı yakaladılar.
2. gün, ‘Atıklar: Geri ve İleri Dönüşüm’ başlığı altında programımızı gerçekleştirdik. Okullardan katılım biraz daha aza inse de 30’a yakın gençle birlikte aktivitelerimize devam ettik. Katılan gençlerimizin velileri ve genel katılımcı yetişkinlerden oluşan bir ziyaretçi profilimiz vardı. Program bu sefer çoğunlukla atıklar, geri ve ileri dönüşüm konularına odaklanıyordu.
Başak Yunatçı Atay’ın oluşumu EcoKnow ile T-shirt’ten İleri Dönüşüm Çanta atölyesinin paralelinde gençler Sukurusu ve Beril Kın ile arka arkaya Geri Dönüşüm Kağıt ve Defter atölyeleri, ardından Bokashi Kompost Yapımı sunum ve atölyelerine dahil oldular. Özellikle geri dönüştürülüp değerlendirilmesi daha mümkün olan kağıt ve gıda atıklarından başlayarak katılımcıların algısına yeni bir perspektif katmayı hedefledik.
Plastik, cam, metal gibi yönetilmesi ve değerlendirilmesi daha çetrefilli olan atıklar ile ilgiliyse Nil Ormanlı Balpınar’ın Atıksız Yaşam isimli online seminerine katılarak katılımcılar bilgilerini pekiştirme fırsatı yakaladılar.
3. gün ise, ‘Toprak ve Farkındalık’ başlığı altında, oldukça dolu ve kapsamlı bir içerikle misafirlerimizi ağırladık. Toprağı anlamak, onu sevip koruyabilmek için öncelikle bilgilenmenin şart olduğunu hissettiğimiz için, Büyü Bitki ile ‘Tohumdan Fide Yetiştiriciliği’ atölyesi, Rotaract 2440. Bölge aracılığı ile ‘Tohum Topu’ atölyesi, Gülderman Çiftliği’nin kurucusu Ender Mergan ile ‘Toprak ve Bitki Sağlığı’ sunumunu katılımcılarımıza sunduk. Bi’Avuç ekibinin bitkilerin frekanslarını bize ‘PlantWave’ aracılığı ile dinlettiği eşi benzeri olmayan bir serüvene her yaştan katılımcı ile dahil olarak topluluk olmanın keyfini yaşadık. Bir yandan Atelier Tenera ile topraktan gelen ‘Gıda Atıkları ve Bitkiler ile Doğal Baskı ve Boyama’ atölyesini deneyimledik. Nazım Tanrıkulu ile birlikte bir çember oluşturarak ‘Herşey Topraktan Gelir’ isimli bir sohbetin parçası olduk. Günü Serhat Acarlı ve Öktem Aykut’un kurduğu AyaHangPan ile hangdrumlar dinleyerek kapanışa hazırladık, ve kapanışı Earthist’in kurucusu Berk Sohtorik’ten, ‘Kenevir: Bir Şifa Bitkisi’ sunumu ile yaptık.
